Libya’da 5600 Yıllık Mumya Keşfedildi: Afrika’da Muumifikasyon Tarihi Yeniden Yazılıyor

1958 yılında Libya’nın güneybatısındaki Akakus Dağları’nda yapılan kazılarda, arkeoloji dünyasını sarsan bir keşfe imza atıldı. İtalyan arkeolog Fabrizio Mori’nin öncülüğünde gerçekleşen bu kazılarda, 5600 yıllık olduğu tahmin edilen bir mumya ortaya çıkarıldı. Ghât şehrinin güneyindeki Juvante Vadisi’nde, kayalık bir mağarada bulunan bu mumya, “Uan Mohajaj” veya “Kara Mumya” olarak adlandırıldı. Bu keşif, Antik Mısır’daki mumyalama pratiğinin kökenini yaklaşık 1500 yıl öncesine taşıyarak, mumyalamanın yalnızca Mısır’da başlamadığına dair güçlü bir kanıt sundu.

Mumya, yaklaşık iki buçuk yaşında bir çocuğa ait olup, antik avcı-toplayıcı toplulukların ölüm sonrası ritüellerine dair önemli ipuçları barındırıyor. Antilop derisine sarılmış ve cenin pozisyonunda yerleştirilmiş çocuğun iç organları çıkarılarak, çürümeyi önlemek için yabani otlarla korunmuştu. Karbon testi, mumyanın yaşını 5400 ile 5600 yıl arasında doğrulayarak, mumyalama uygulamalarının kökenine dair yeni bir zaman çizelgesi sundu.

Bölgedeki diğer arkeolojik buluntular da en az bu mumya kadar dikkat çekici. Kazılarda, timsah, zürafa, inek, keçi ve fil gibi hayvan figürlerinin oyulmuş olduğu taşlara rastlandı. Mumyanın bulunduğu yerden yaklaşık 30 metre uzaklıkta, “Tanrıların Ocağı” adı verilen 3 metre çapında dairesel bir taş halka keşfedildi. Bu yapının ortasında bir ateş çukuru ve yakınında hayvan kurban etme amaçlı bir sunak bulundu. Ayrıca, hayvan başlı insan figürleri de çizimlerde yer almakta olup, bu çizimler, eski Mısır tanrılarına benzer bir ölüm tanrısı kavramına işaret ediyor.

2008 yılında, Uan Mohajaj mumyasının keşfinden 50 yıl sonra, Libya-Britanya ortak arkeoloji misyonu tarafından Ubari bölgesinde 7000 yıllık olduğu düşünülen 2.25 metre uzunluğunda bir mumya daha bulundu. Bu bulgu, antik Libyalıların mumyalama uygulamalarının öncüsü olabileceği hipotezini daha da güçlendirdi. Keşifte, palmiye yaprakları ve natron tuzlarının kullanıldığı mumyalama teknikleri, Uan Mohajaj’daki buluntularla benzerlik gösteriyor.

Libya’daki bu arkeolojik keşifler, sadece Mısır’a odaklanan Afrika’daki mumyalama tarihini yeniden değerlendirmemize olanak tanıyor. 1800 yıl önce ölen yedi yaşındaki bir kız çocuğunun mumyasının Yagbub’da bulunması ve bu tür keşiflerin artması, bölgedeki eski uygarlıkların ölüm sonrası ritüelleri hakkında önemli ipuçları sağlıyor.

Bu buluntular, eski Libyalıların karmaşık ve gelişmiş bir kültüre sahip olduklarını gösterirken, mumyalama pratiğinin kökenlerinin sanılandan çok daha geniş bir coğrafyada gelişmiş olabileceğini gözler önüne seriyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir